Seyahat etmek her ne kadar keyifli olsa da hazırlık aşaması ve ulaşım her zaman içinde biraz stres barındırır. Hele de çocuklarla seyahat ediyorsanız bu stres bazen içinden çıkılmaz bir hal alabilir. Her ne kadar uçak yolculukları, diğer ulaşım imkanlarına göre daha kısa sürüyor olsa da, çocuklarla seyahat ediyor olmanın kendine has zorlukları hiçbir zaman değişmiyor. Bu zorluklar bazen ebeveynleri kaygılandırabilir. Acaba çocuğum uçuş boyunca sıkılacak mı, yerinde tutmak zor olacak mı, ağlayacak, bağıracak mı, ağlarsa diğer yolcular rahatsız olur mu gibi bir çok soru çocuğunuzla yolculuk ederken aklınıza gelebilir. Tüm bu soruları sormanız ve kaygılı olmanız normal. Öncelikle bu durumu kabul etmek ve yapacağınız bazı ön hazırlıklar bu yolculuğu hem siz, hem çocuğunuz için kolaylaştıracaktır.
Çocuğunuzun Muhtemel Duygularını Kabul Edin
Seyahate çıkarken biz yetişkinler gibi cocuklar da streslenip, heyecanlanabilir. İlk defa uçağa biniyor olmak, bulutların üstünde uçuyor olmak, gideceği yerdeki arkadaşlarının hayali, belki döndüğünde anlatacakları gibi bir çok nedenle çocuklar heyecanlanabilir, gerilebilir veya karışık duygular hissedebilir. Çocukların bu duygularını anlayıp ona göre hareket etmek işinizi çok kolaylaştıracaktır.
Yolculuğunuzu Aşama Aşama Anlatın
Yolculuk öncesinde, çocuğunuzla yaşının ne olduğuna bakmadan konuşun, aşama aşama yolculuğu anlatın, anlattıkça siz de rahatladığınızı fark edeceksiniz, belirsizliğin yarattığı kaygı, yerini zihninizde ve onun zihninde netleşen bir resmin verdiği rahatlığa dönüşecek. Çok küçük bebeklerle bile bu konuşmayı yapmak, annenin rahatlaması ve kontrolde hissetmesi ve hissettirmesi açısından önemlidir. Böylece sizin kaygınız değil, rahatlığınız çocuğa yansıyacaktır. Detaylarıyla anlattığınız yolculuk hikayenizin sonunda evinize dönüşle tamamlandığından emin olun, bu son parça eksik olduğunda da çocuklar bazen stres yaşayabilir. Yolculuğun sonunda sizi bekleyen sevdiklerinizden veya gittiğiniz yerde göreceğiniz yeni ve heyecan verici şeylerden bahsetmeyi de unutmayın, böylece yolculuğu neşeli çağrışımlarla eşleştirmiş olursunuz.
Acele etmeyin!
Uçuştan önce checkininizi online yapıp havaalanına biraz daha erken giderseniz, sakince işlerinizi halledip, çocuğunuzla oynamak, karnını doyurmak ya da başka ihtiyaçları için zaman kazanmış olursunuz. Pasaportlar ve kimlikleri kolayca ulaşabileceğiniz bir yerde bulundurmak da işlerinizi kolaylaştırır. Havaalanına erken gittiniz ve kendiniz ve çocuğunuz için zaman kazandınız, buna rağmen yolcu alımı başladığında uçağa binmek için acele etmemenizi tavsiye ederim. Eğer el bagajınız çok kalabalık değilse geç bindiğinizde de zorlanmaz, bununla beraber dışarda biraz daha serbest zaman kazanmış olursunuz. Eğer bebek arabanız varsa ve girişte uçak görevlilerine teslim etmişseniz yolculuk sonunda inmek için de acele etmemeniz yararınıza olur, çünkü bebek arabalarının size teslim edileceği zamana kadar dışarda kucağınızda çocuğunuz ve el bagajınızla beklemeniz gerekir.
Kulaklarını Basınçtan Koruyun
Uçuş esnasında çocuğunuzun huzurlu olması için yapacağınız bir diğer önemli hazırlık, kulaklarını korumak. Özellikle, kalkış ve iniş esnasında çocuğunuzun kulakları basınçtan etkilenebilir. Bu ağrı aslında kulakla değil, burunla ilgilidir, bu nedenle uçuş öncesinde burnuna damlatacağınız bir damla ve aspirasyon aletiyle burnunu açmak gerekir.
Yolculuk öncesinde çocuğunuzun nezle,grip gibi bir rahatsızlığı varsa iyileşmeden uçmamaya dikkat edin, hastayken basıncın kulaklarına yapacağı etki daha belirgin olabilir. Eğer yine de yolculuk yapmak mecburiyetindeyseniz de burun açıcıların yardımına başvurmayı ihmal etmeyin.
Kalkış, iniş ve türbülanslarda bebekler için emzirmek veya biberonla beslemek, daha büyük çocuklar için ise, sakız çiğnemek, kulakları basınçtan koruyarak kulak ağrısını önlemeye yardımcı olacaktır. Uçuş öncesinde çocuğunuza vereceğiniz bir soğuk algınlığı ilacı da hem kulaklarını basınçtan korumaya hem de rahatça uyumasına yardım edebilir.
Çocuğunuzu Mümkün olduğunca Meşgul Tutmak için Hazırlık Yapın
Biz yetişkinler için bile sıkıcı olabilen yolculukların çocuklar için sıkıcı olması çok doğaldır aslında. Çocuğunuzu yol boyunca mümkün olduğunca meşgul tutmak bu sıkılmalara karşı iyi bir önlem olabilir.
Çocuğunuzu meşgul etmek için, oyuncaklardan yardım alın. O an göreceği bir iki yeni oyuncak ve bir süredir oynayıp bağ kurduğu bir iki eski oyuncak yolculuk esnasında onu bir süreliğine meşgul edecektir. Oyuncakların parçalardan oluşması, çocuğunuzun o oyuncakla oyalanma ihtimalini artırabilir. Kutu içinde ahşap kart oyunları veya genel olarak küçük kartlardan oluşan oyuncaklar da dikkatini daha uzun süre meşgul edebilir. Yine bir kutunun içine yerleştireceğiniz ıvır zıvırlar da çocuğunuzun dikkatini bir süre için çekebilir, kutudan çıkartmak, incelemek ve geri yerleştirmek onun için bir oyun olabilir.
Yapışkanlı kitaplar da yolculuğunuzu kurtarabilir, ben önümüzdeki günlerde yapacağımız 10 saatlik yolculuk için 500 yapışkandan oluşan bir yapıştırma kitabı aldım. 18 aylık kızımı yolculuk esnasında bir süre de böyle oyalamayı planlıyorum.
Boyama kitapları, boya kalemleri, defterler, kitaplar, dergiler de çocuğunuzu oyalamak için başvurabileceğiniz eşyalar arasında. Üstelik pek çok havayolu çcuklara bu servisleri sunduğu için yanınızda taşımanıza gerek de yoktur.
Telefon ve tabletler de yine çocukları meşgul tutmak için olmazsa olmazlardan. Müzik dinlemeyi seven çocuklar için sevdiği müziklerden oluşan bir liste, videolar, fotoğraflar, çizgi filmler ve oyunlar da dikkatlerini uzun bir süre çekip meşgul edebilir.
Küçük küçük dilimlenmiş atıştırmalıkları deneyin
Kuruyemiş, krakerler ve daha büyük, doyurucu atıştırmalıklar da çocuğunuzu meşgul edip neşelendirecektir. Bazı seyahat acentelerinin yolculuklarda kriz yönetim yöntemlerinden biridir, yemek dağıtarak insanların o bekleme ve belirsizlik anlarını daha neşeli ve stressiz geçirmelerini sağlamak. Siz de çocuğunuzun stres sinyallerini aldığınızda yemek yemenin rahatlatan etkisinden faydalanabilirsiniz. Bu noktada bu sinyalleri iyi okumak, stres yükselmeden müdahele etmek etkili olacaktır. Atıştırmalarda dikkat etmeniz gereken, fazla şekerli yiyecekler çocukların hareketlenmesine yol açarken, fazla tuzlu yiyecekler de su tüketiminin dolayısıyla tuvalet ziyaretlerinin artmasına sebep olabilir. Meyveler ve kuruyemişler atıştırmalıklar için iyi bir tercih olabilir.
Çocuğunuzla uçak içinde yürüyüş yapmak da bir süreliğine dikkatini dağıtabilir. Bebeğiniz için slingini bu yürüyüşleri kolaylaştırmak için kullanabilirsiniz. Bebeğiniz oturuyor ama yürümüyor ve çok hareketli değilse, (6-10 ay arası gibi bir aralıkta) koltuğunuzun önünde yere sereceğiniz bir örtü üzerine oturtup oyuncaklarını eline vermek de kucakta sıkılan çocuğunuza bir hareket serbestisi sağlayabilir.
Ağlamalara Hazırlıklı Olun
Tüm bu hazırlıklara rağmen yine de çocuğunuz sıkılabilir, huysuzlanabilir, ağlayabilir. Bu ağlamalara da hazırlıklı olmak, ağlamayı yolculuğun bir parçası olarak kabul etmek durumu kontrol etmenizi kolaylaştırır. Pek çok anne-baba, çocuklarının ağlamasından çok başkalarını rahatsız ettikleri düşüncesiyle kaygı duyarlar. Bu kaygı çocuğun sakinleşmesini daha da zorlaştırır. Eğer bu konuda zorlanacağınızı hissediyorsanız, yakınınızda oturan diğer yolcular için önceden hazırlayacağınız küçük bilgilendirme notları onları ve sizi ağlamaların olağanlığına hazırlayabilir. Biz yetişkinler için bile sıkıcı olabilen yolculukların çocuklar için sıkıcı olması çok doğaldır aslında. Onlara bu sıkılma ve şikayet etme hakkını tanıdığımızda sıkıntılarını büyük ölçüde azaltırız.
Son olarak çocuksuz uçuyorsanız, çocukla uçan anne, babalara yapacağınız her türlü yardım hem onların hem de dolayısıyla sizin yolculuğunuzu rahatlatacaktır. Bilhassa da çocukların ağlama, huysuzlanmaları esnasında ebeveynlerinden esirgemediğiniz bir gülümseme bile onlar için çok yardımcı olacaktır.
Huzurlu uçuşlar!
Bu yazı Sunexpress’in uçak içi dergisi SunTimes da yayınlanmıştır.